Daima Türklerin yaşadığı ülkelerde ortaya çıkan halının tarihi, sıkı sıkıya Türklere bağlı olduğu gibi, Büyük Selçuklu Sultanlığı devrinde kurulan devletlerle, bunun tekniğini önce İslam alemine, sonra bütün dünyaya tanıtan da Türkler olmuştur. Bununla beraber Büyük Selçuklulardan halı kalmamış, Anadolu Selçuklularından gelen Konya halıları yirminci yüzyıla kadar gelişen halı sanatının temeli olmuş, yedi asır boyunca Türk Halı sanatı aralıksız, daima yeni tiplerin yaratıldığı parlak bir gelişme göstermiştir.
1202 yılında Selçuklu Hükümdarı Alaaddin Keykubat , İpek Yolu üzerinde ki güvenliği sağlamak ve ticaret kaynaklarını canlandırmak amacıyla çeşitli boylardan Türkmenleri Orta Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde iskan ederek o bölgeleri Türkleştirmiştir.11 Yerleşik hayata geçirilmeden önce de karakteristik halı özellikleri olan Türkmenler, yerleşik hayata geçmeleriyle birlikte bu faaliyetlerini sürdürmeye devam etmişlerdir.
Anadolu halıları, zengin kompozisyonları ve bölgelere ait özellikleri göz önüne alınarak, Batı, Orta ve Doğu Anadolu halıları olarak üç geniş gruba ayrılabilmektedir. Nevşehir, Niğde ve Konya yöresi halılarının adı, tanınmış halı merkezleri arasında geçmemektedir. Buna rağmen Orta Anadolu'nun Nevşehir, Niğde ve Konya'ya kadar inen alan içinde, yörenin özgün, tabii ve arkeolojik yapısına paralel olarak, diğer halı bölgelerinden farklı renk, boyut, kompozisyon ve desen özellikleri ile geometrik üslubun en güzel çeşitlemelerinin dokunduğu halılar olarak karşımıza çıkmaktadır.12
Konya halıları yapıları itibarı ile Kapadokya bölgesindeki bir grup halı ile büyük benzerlikler göstermektedir. Buna rağmen Konya halıları kadar tanınmamıştır. Bu nedenle iki bölgenin halılarını bir arada ele almak ve yapısal özelliklerini birlikte incelemek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Konya Kapadokya grubu diye adlandırılan halılar yapıları, tasarımları, şekil, motif ve renkleri incelendiğinde çok belirgin ortak özellikleri ortaya çıkmaktadır. Çoğunun, "yol halısı" denilen şekilde, boylarının uzun, enlerinin dar olması, sedir üstü kullanım amacıyla dokundukları fikrini vermektedir. Fakat göçer tezgahlarının dar olması, kolay sökülüp taşınması gibi özelliklerini de hesaba katmak gerekmektedir.
Nevşehir, Niğde, Konya yöresi halılarına kompozisyon ve desen özellikleri açısından bakıldığında, geometrik bir üslup görülmektedir. Bu üslup günümüzün bile çağdaş estetik anlayışına oldukça uymaktadır. Genelde halılarda orta zemin kare veya dikdörtgenlere bölünerek içlerine ana motif, zeminde kalan boşluklara da yine geometrik motif ya da motifler birbiri ardı sıra gelecek şekilde yerleştirilmiştir. Genelde halıların yüzeyine bakıldığında, orta zemini çevreleyen kalın tek bir bordürde bile sonsuzluk prensibi göze çarpar. Bu özellik, Selçuklulardan gelen bir geleneğin yaşatılması niteliğindedir. Bordürlerin içlerinde yine geometrik motifler yer almaktadır. Nevşehir, Niğde ve Konya yöresi halılarında genelde rastlanmakta olan en karakteristik özellik, halıların başlangıç ve bitiş kısımlarında, orta zemini çevreleyen ana bordürün haricinde bir bordürün daha yer almasıdır. Bu bordürlerinde içlerinde yine geometrik motifler bulunmaktadır.14
İlçede Konya ve Niğde halılarına benzeyen grup haricinde bir de Kırşehir -Mucur seccadelerine benzeyen, bir grup seccade halıları göze çarpmaktadır. Bunlar ticari kaygı güdülmeksizin sadece çeyiz amaçlı dokunmuş halılardandır. Yapısal özellikleri incelendiğinde Avanos seccadeleri ile ufak detaylar hariç büyük benzerlik göstermektedir. Mucur'da kullanılan desen adlarının aynısına Türkmen soyundan gelmeleri sebebiyle, Avanos seccadelerinde de rastlanılmaktadır. Bölgede "dar kenar" denilen halı sedeflerinde; "çatık kaş", "zigzaglı su", "üçgen" ve "gelin ağlatan" desenleri, yine bölgede "enli kenar" denilen bordürde; "arap eli", "lale", "çiçek" ve "deve tabanı" adıyla isimlendirilen motifler yer almaktadır.15
Mucur halılarında ortada genellikle boş zeminli içi içe bir veya iki mihrap nişi girintisi bulunan, bu mihrabın alt ve üst kısmında, ayetlik ve tabanlık kısmının yer aldığı iç zeminli çok sıralı sedef ve bordürlerin çevrelediği desen karakterindedir.16Avanos seccadelerinin yapısal özelliği incelendiğinde benzer bir desen şeması mevcuttur.
Diğer bir grup halı ise İran halılarına benzeyen sine düğümlü halılardır. Bu grup halı karakteri, Batı Anadolu'da 1908 yılında kurulan ve faaliyet gösteren Şark Halı Kumpanyası'nın bölgede yaptığı faaliyetler sonucunda ortaya çıkmıştır. Desenleri ya İran'dan getirilerek bazı değişiklikler yapılmış ya da Londra'da Şark Halı Organizasyonu'nda çizdirilerek Anadolu Türkmen dokuyucusuna takdim edilmiştir. Pamuk çözgülü ve atkılı İran, sine veya açık düğümlü halılar; desen, renk ve dokuma tarzı ile geleneksel Anadolu halı kültürüne aykırı olmasına rağmen dokumalar içerisinde kendisine yer edinmiştir.
Son grup halı ise, içerisinde güller, çiçekler, yapraklar ve dalların natüralist formda uygulandığı daha çok Barok karakter taşıyan halılardır. Bu tipte halılar 1970'li yıllardan başlayıp, dokuma faaliyetlerini sonlandığı 1980'li yılların ortalarına kadar dokunmuşlardır.
Bu desenlerin temeli yine Şark Halı Kumpanyası tarafından atılmıştır. Avrupa'da daha çok rağbet görme isteği ile İzmir'de açtıkları desen bürosunda, Barok, İran, Kafkas, Afgan, Hint ve Çin desenleri hazırlatmışlardır. Bu desenler bekledikleri ilgiyi görmeyince tekrar Anadolu desenlerine dönmüşlerdir. Yine bu dönemde maliyeti düşürmek ve daha hızlı üretim yapmak amacıyla anilin boyaları ülkemize sokmuşlardır. Halılarda pamuk ipliğinin kullanımı yine o dönemde ülkemize girmiştir. Pamuk ipliğinin halıya belli bir serlik kazandırmasından dolayı halının daha sağlam olduğu imajını yaratmaya çalışarak maliyeti düşürmüşlerdir.18
Şark Halı Kumpanyası'nın Anadolu desenlerine geri dönmüş fakat yaratmış oldukları desenler uzunca bir süre kullanılmıştır.
Avanos'un erkekleri çanak ve çömlekçilikle uğraşırken, kadın ve kızları halı ve kilim dokumuşlardır. Avanos'un bütün kızları istisnasız bu el sanatını bilirler. Her evde bulunan "istar" adı verilen tezgahlarda, el emeği göz nuruyla, halılar, kilimler, seccadeler, yastıklar, minderler, heybeler çuvallar ve yolluklar dokumuşlardır. Dokunan halıların bütünü; cehri, ceviz kabuğu, serkile, gümüş süpürge, ayva yaprağı, zerdali kökü, narpuz, güvelek, üzüm çekirdeği gibi tabi kök boyalarla boyanmış iplerden dokunur. Halı desenleri olarak, Havva başlı, arabelli, çubuk suyu, mihraplı, dersin göbeği, yılanlı bahçe, zambaklı gibi Avanos' a özgü desende halılar üretilir.
Evin ihtiyaçları yanında genç kızların çeyizlikleri özenle dokunmuş, ayrıca 1945 - 1975 yılları arasında ticari amaçlı olarak leblebili, kollu adı verilen piyasa halıları geceli gündüzlü çalışmayla üretilerek, ev ekonomisine çok önemli katkılar sağlanmıştır.
Önceden sadece çeyizlik, ev için dokunan halılar yapılırken, başka bölgelerde olduğu gibi halının Avanos'ta da ticari değer kazanmasıyla perakende20 dokumacılık yapılmaya başlanmıştır. Perakende halı dokumacılığının gelişmesinde en önemli etken 1960'lı yıllarda başlayan ve sonraları giderek gelişen turizm hareketlenmesidir. Halı üretilen her bölgede olduğu gibi Avanos'ta da halının ticari değer kazanması yapısında bozulmalara yol açmıştır. Hızlı üretip satma kaygısı desende, kullanılan ipliklerde ve ipliklerin boyanmasında kolay, hızlı ve ucuz olanı tercih etme amacını getirmiştir. Desenler en çok rağbet edilenlerden seçilmiş, çözgü ve atkılarda ucuz olmasından dolayı pamuk ipliği tercih edilmiş, ipliklerin boyanmasında ise, pratik olması nedeniyle anilin boyalar kullanılmıştır. Haftada bir halı kesilmesi nedeniyle dokuyucular beğenilerini, beceri ve yeteneklerini halılarda yeteri kadar göstermemişlerdir. Ancak çeyiz için dokunan, satışa çıkarılmayan halılar ince bir beğeninin ürünüdür.21
Teknolojideki gelişmeler, makine halılarının ortaya çıkması, halının eskisi kadar kar getirmemesi gibi pek çok nedenle halı eski öneminin yavaş yavaş yitirmeye başlamıştır. Bölgede halıcılığın yok olmasında ki bir başka neden de çömlekçiliğin daha fazla ün yapmasıdır. Halı daima çömlekçiliğin gölgesinde kalmıştır. 1980'li yılların ortalarına kadar gittikçe azalan halıcılık faaliyetleri tamamen bitmiştir. Günümüzde Avanos'ta Avanos halısı dokuyan ne atölye ne de ev kalmıştır. Sadece birkaç büyük halı mağazası, gösteri amaçlı farklı bölgelere ait, yabancılar tarafından en çok beğenilen halıları dokutturmaktadır. Üretim açısından Hitaş Tokmak Halı A. Ş. faaliyette bulunmaktadır. Ürettikleri halılar geleneksellikten uzak tamamen müşterilerin isteğine uygun kaba kalitedeki halılardan oluşmaktadır.